Customise Consent Preferences

We use cookies to help you navigate efficiently and perform certain functions. You will find detailed information about all cookies under each consent category below.

The cookies that are categorised as "Necessary" are stored on your browser as they are essential for enabling the basic functionalities of the site. ... 

Always Active

Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.

No cookies to display.

Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.

No cookies to display.

Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.

No cookies to display.

Performance cookies are used to understand and analyse the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.

No cookies to display.

Advertisement cookies are used to provide visitors with customised advertisements based on the pages you visited previously and to analyse the effectiveness of the ad campaigns.

No cookies to display.

Shopping Cart
Total:

$0.00

Items:

0

Your cart is empty
Keep Shopping

Nakış İşlemek – Salime Kaman yazdı…

Hayat, ıskalamayı affetmiyor.
Keşkelerle, tuhlarla baş başa kalmadan önce yapacaklarımız olmalı.
Sevgiyi, içini ısıtan güneşi, ıslak toprak kokusunu, dokunarak hissetmeyi, duygularını doya doya yaşamak.
Aşık olmak gerek, insan gibi.

Kendini sahil denizinin aynasında seyrederken, beklenmedik bir anda denizin yırtılmasını seyretmek, yosun kokusunu içine çekmek, bazen de coşkuyla akan akarsuyun dibinde, gürül gürül otların yanı başında bulmak kendini.

Tepeden tırnağa çiçek açan ağaçları, gökyüzünü boyamak, gözlerini kaçırmadan, hayatı bin bir renkte yaşayabilmek.

Doyasıya yaşamak, dolu dolu yaşamak… Geçen bir saniye geri gelmiyor.

Arthur Schopenhauer (1788-1860 tarihleri arasında yaşamış Alman filozof, yazar ve eğitmen), hayatı bir parça nakış işlemesine benzetir ve şöyle der. ‘Hayatın ilk yarısında herkes işlemenin ön tarafını görür, ikinci yarısında ise tersini. İkincisi o kadar güzel değildir, ama öğreticidir, çünkü ipler birbirine nasıl bağlandığını görmemizi sağlar.’

Tek tek değildir hiçbir şey! Büyük bir gövdedir hayat. Bütünüyle ve sürekliliğiyle sürdürülür.

İnsan, bu hayatın sadece bir parçasıdır. Bu parçayla hayatı iyileştirmek, kötüleştirmek, çoğaltmak, azaltmak sadece biz insanların elinde.

‘Ben’ kendisiyle samimi ilişkiler kurar. İnsan doğar ve kendi gerçeklerini yaratmaya başlar.

Hayatın ilk yarısında şimdiki zaman içinde geçmişin ve geniş zamanın verimlerini yaşarken, ikinci yarısında şimdilerde, gelecek zamanı kullanmaya başladığını görür.

Bu zaman kayması niçin olabilir?

Umudun bir değişkeni olabilir. Olmalıdır da…

Ya da kimliğin bir başka tanımı.

İnsan hayatı, çeşitliliğinin çarpıcı örneğidir. Çünkü beğenisi düşüncesini aşar ve gizli tutar hep kendini, tıpkı işlemenin arka yüzü gibi…

Salime Kaman

YEDİNCİ KEZ KARNAVAL KAFASI ADANA’DA SOKAKTA - Salime Kaman yazdı... 2

Show Comments (0) Hide Comments (0)
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest


0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments