Bu gördüğünüz fotoğraftaki Cem Yılmaz. Evet ilk bakışta o aslında Levent Kırca‘yı taklit ediyor. Çocukların izlediği “Ali Baba ve 7 Cüceler” adlı çizgi filmin yetişkinler için olanı… Filmde ki bu karakter, birebir Kırca’nın mimik ve beden dilini taklit ediyor. İlk bakışta profesyonelce kurgulanmış zannedilebilir ama Kırca’yı tanıyan, onunla bir hukuku olan bu sırıtan gülünç davranış biçimlerini hemen fark edecektir. Levent Kırca hayatta değil, peki Cem Yılmaz’ın derdi ne?
Derdi şu; senaryo intihali nedeniyle Kırca ile sidik yarışı yapmaya kalkışan Yılmaz, kıvırmış ve Kırca için “yaşlı, bunak” gibi seviyesiz, düzeysiz laflar etmişti. Yani bu arkadaş, kendisinin doğduğu an itibariyle biyolojik olarak büyüdüğünün farkında bile olmadığı gibi zamanın durdurulamayacağının da farkında değil. Daha net ifadeyle, yaşlılık, bunaklık yalnızca Kırca’ya özgü değil. Kendisi daha şimdiden bunaklığın eşiğine gelmiş durumdadır.
Şimdi bu genç, delikanlı, filinta, Kırca öldükten sonra onu taklit ederek aklınca ironi yapıyor. Yani, hayattayken Kırca’ya cevap veremeyen kıvıran delikanlı, o öldükten sonra intikam alıyor. Tam bir zavallılık durumu… Peki bu filmde ne anlatıyor? Bir de buradan kıyası yapalım. Önce firmasının adını yazalım: “cmylmz fikir sanat” Fikir olarak ne üretiyor, sanatın neresinde? Cevabı basit! Küfür ve sanrı üretme merkezi… Filmin repliklerinin başında, ortasında veya sonunda “hay anasının a…ına koyim, anasını avradını s.kerim, çok soğukmuş a. ına koyim” gibi bolca küfür galizliyor. Yani akıl apışrasında…
Tipik bir Recep İvedik lümpenliği… İvedik, şoförlerden oluşan bir kadro ile Türkiye’yi uluslararası müsabakalarda temsil etmiş, bolca küfürler ve hakaretler yağdırmıştı. Aynı lümpenliği de Cem Yılmaz, 7 cüceler ile Rusya’daki fuara katılarak sergiliyor. Konu birbirinin aynısı, birbirinin tekrarı… İşte bu ve benzer tipler, fikir üretip sanata katkı yapıyorlar. Hata bunlarda mı? Hayır! Hata, suç; bunların aptal yerine koyduğu kitlelerde…
Ve namı-değer Cevat Kelle’nin (Sinan Bengier) sözü ile bitireyim. Dün çekim öncesi sohbet esnasında “Veysel artık sanatın bile mafyası var” demişti. Uzun yıllar çalıştığı Levent Kırca ne diyordu? ‘Tam yerine denk geldi, manzara koyduk!’ İşte bu söz taşı gediğine de koymuş oluyor. Bir son sözü de mizahın usta kalemi Rıfat Ilgaz‘dan aktarayım: ‘Mizah, silaha benzer.’ demişti. Yani kıvrak zeka işidir, zekan yetmiyorsa uğraşmayacaksın!
Veysel Boğatepe
