Paris Komününden 1917 Bolşevik Devrimine uzanan devrim dalgası, Türkiye’de Mustafa Kemal önderliğinde devrimci cumhuriyet kurularak sonuçlanmış ve 1968 hareketinden, “Gezi Parkı” direnişine kadar geçen ara zamanlarda pek de etkili olamamıştı. ABD’de “Wall Street’i İşgal Etme Hareketi”, İspanya da “İndignados Hareketi”, Türkiye’de “Gezi Parkı Direnişi” ve Arap coğrafyasında başlayan isyan/devrim hareketleri aslında yeni bir örgütlenme modelinin kendisiydi. Dünyayı birbirine bağlayan ve neo-liberal kapitalizmin dünyadaki tüm sınırları aşmak için kullandığı enformasyon ve kitle iletişim sistemleri, kendilerine karşı mücadele eden devrimci kitlelerin ellerinde enstrüman haline gelirken enformasyon ağının önemini ve gücünü de ortaya koymakla kalmadı, siyasal yaşamı da dönüştürmeye zorladı.
Bireysellik vurgusuna rağmen şimdiye kadar görülmemiş bir toplumsal hareketin dayanışma ve örgütlenme çatısını oluşturan enformasyon ağına bağlı olarak gelişen yeni bir isyan kültürü, Türkiye’de “Gezi Parkı” direnişiyle önemini ve gücünü göstermiş oldu.
Bu daha başlangıç!
Ömrünü sanata adamış çağdaş resmin temsilcilerinden Tülin Onat’ın, “Oyun Bitti-Bir Gezi Tanıklığı” adlı koleksiyonun ana fikrini 2013’te Gezi Parkı‘nda başlayan ve ülke sınırlarını aşarak destek bulan protestolar oluşturuyor. Tanıklık ettiği protestolarda yoğun biber gazına maruz kalan sanatçının soluk borusunda taşıdığı yara ise onun toplumsal duyarlılığının somut göstergelerinden yalnızca birisidir. Farklı ebatlarda ve yine farklı tekniklerle oluşturduğu koleksiyonunda Gezi Parkının direnişinin öncesini ve sonrasını tuvallerden yeninden okuma, kavrama ve yorumlama imkânı sunuyor. Marksist, anarşist, sosyalist manifestoların okunduğu, yaşamı radikal biçimde dönüştürmeyi hedefleyen özgürleşme isyanları ve kalkışmalar dönemi yeni biçimiyle toplumsal hafızamıza Tülin Onat’ın usta elleriyle resmediliyor. Kitle iletişim araçlarıyla dünyanın bütün sokaklarının birbirine bağlandığı, barikatlarda omuz omuza marşların söylendiği, kent meydanları ve parklarında komünlerin kurulduğu tüm alanlarda devrim pratikleri, sanatçının tuvallerinde bir kez daha tekrarlanıyor.
Onat’ın koleksiyonunu 99 eserle sınırlandırmasındaki amacı ise toplumu % 99 ile manipüle edenlere ‘100’ vermemektir fakat bunun yanı sıra serginin açılış tarihini 12 Eylül 2017, kapanışını ise 29 Ekim 2017 olarak belirleyerek bu iki önemli tarihsel olguya da göndermelerde bulunuyor. Toplumsal mücadelenin en etkili örgütlenme modelini oluşturan Gezi Parkı direnişini Onat’ın eserleriyle, şiddetin karşısında korku ve çaresizlik zincirlerinin nasıl kırılıp atıldığı ve yeni bir nefes alma alanının nasıl açıldığını hatırlıyoruz. Tüm bunlar hiçbir şeyin aslında bitmediğini, aksine devrimci dalganın ağlar üzerinden örgütlenerek yayıldığı gerçeğini gözler önüne seriyor.
Veysel Boğatepe
(Tülin Onat- Oyun Bitti / Bir Gezi Tanıklığı, Piramit Sanat, 12 Eylül- 29 Ekim)