Restorasyonu tamamlanan Galata Kulesi, İstanbul’un kurtuluş gününde törenle açıldı.
Ticari öncelikli faaliyetlerden, aslına uygun olmayan malzemeler ve bölümlerden arındırılan kule, 15 asırlık tarihine yakışır şekilde artık müze olarak başta İstanbul ve Türkiye olmak üzere dünyayla buluşacak
Kültür ve Turizm Bakanlığınca “Beyoğlu Kültür Yolu” projesi kapsamında restorasyonu tamamlanan Galata Kulesi, Zeynep Bastık ve Uninvited Jazz Band topluluğunun konser verdiği törenle açıldı.
100 gün gibi kısa bir sürede tamamlanan restorasyonda, yapı aslına uygun olmayan mazlemelerden arındırıldı, duvarlarda yapılan raspa sonrası tarihi dokusu ortaya çıkarıldı ve eksik bölümler aslına uygun malzeme ve örgü tekniğiyle tamamlandı. Duvarlar çimento derzden arındırılarak örgün derz dolgusuna kavuşturuldu. İstanbul’un panoramik izlenebilinmesi için seyir terası oluşturuldu, mermer kitabe konservasyonu yapıldı, teras taşları onarıldı. Seyir terasında külah iç tasarımı olduğu gibi ortaya çıkarıldı. Tavandaki avize kaldırıldı betonla kaplı tavan açıldı. Görece hafif bir malzeme olan alçı ile düzeltildi. Ve kubbenin iç çeperine İstanbul’un fetih sonrası görünümün resmedilmiş gravürü giydirildi. Lokanta, kafetarya, ofis, mutfak gibi yapının özgün halinde yer almayan, zaman içinde izinsiz yapılan bölümler kaldırıldı. Yapının içinden bin kamyon yük çıkarıldı. Hafifleyen yapı depremlere karşı da güçlenmiş olurken iç mekanda da ferahlıh sağlandı. Yangın tehlikesine karşı elektrik sitemi baştan aşağı yenilendi. Restorasyonda bilim kurulunun yönlendirdiği 16 mimar çalıştı, her aşaması Anıtlar Kurulu tarafından da takip edildi. Kulenin içinde arkeolojik eserlerin yer aldığı geçici sergi mekanı da oluşturuldu. Açılışla birlikte kuleyi gezenler yeni halinden oldukça memnun kaldı. Restorasyonla aslına uygun hale getirilmesi, ticari öncelikli faaliyetine son verilerek kültürel mirasın müze işleviyle sunulması takdir kazandı.
‘KABUL EDİLEBİLİR BİR İŞLEVE SAHİP DEĞİLDİ’
Törende konuşma yapan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, kulenin açılışını İstanbul’un kurtuluş günü olarak belirlenen 6 Ekim gibi özel bir günde yaptılarını söyledi. Ersoy, kulenin bir önceki restorasyonunun 1967’de tamamlandığına işaret ederek, “O zaman kule, çok farklı bir işlevle sınıflandırılmıştı. Yeme, içme ve eğlence ağırlıklı bir işleve sahipti ve günümüz açısından da kabul edilebilir bir işleve sahip değildi” dedi.
Bakanlık olarak yapının İstanbul’un cazibe noktası olduğunu da göz önünde tuttuklarına dikkati çeken Ersoy, şöyle devam etti: “Yapının işlevini müze, kalıcı ve geçici sergi alanları olarak tekrar yapılandırdık ve bundan sonra Galata Kulesi sadece cazibe merkezi olarak değil, İstanbul’un diğer değerli kültür varlıklarına yönlendirme merkezi olarak da kullanılacak. İçindeki müzeyi, kuleden baktığınız zaman İstanbul’un gözlemleyebildiğiniz değerli binalarını, noktalarını ayrıca detaylı olarak tanıtan bir müze olarak planladık. İstanbul’un tarihi çok çok eski. Kulenin içinde aynı zamanda İstanbul’un o eski tarihinden itibaren Cumhuriyet tarihine kadar gelişini de gösteren bir sergi alanı da var.”
SERGİLERE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK
Bakan Ersoy, kulede ayrıca İstanbul’un ve Türkiye’nin anlamlı günlerinin tanıtılacağı, belgelendirileceği geçici bir sergi alanının da yer alacağını aktararak, “Bugün mesela 6 Ekim, bu hafta İstanbul’un kurtuluşuyla ilgili bir sergi, daha 29 Ekim’le, 10 Kasım’la ve 29 Mayıs gibi daha birçok İstanbul ve Türkiyemizin özel günlerinin anlam ve önemini anlatan sergileri halkımızla buluşturacağız” diye konuştu.
BEYOĞLU KÜLTÜR YOLU
“Beyoğlu Kültür Yolu” projesini geçen yıl hayata geçirmeye karar verdiklerini hatırlatan Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu bağlamda Galata Port’tan Atatürk Kültür Merkezi’ne kadar olan bölgede, Bakanlığımıza ve bize ait kurumlara bağlı olan bütün binaların restorasyonunu yaparak, kültür sanata kazandırılması şeklinde bir çalışma başlattık. Bu bağlamda da ilk haziran ayında Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’ni hayata geçirdik. Bugün de ağır bir restorasyondan sonra Galata Kulesi’ni tekrar hizmete alıyoruz. Önümüzdeki ay Atlas Müzesi ve Sineması daha sonra Mısır Apartmanı Mehmet Akif Ersoy Müzesi, daha sonra Taksim Camisi altında İslam Eserleri Kültür Merkezi ve nihayetinde de Atatürk Kültür Merkezi’ne gelerek projeyi tamamlayacağız. AKM, sadece bakanlığımıza ait bir proje olmayacak. Buradaki diğer değerli binaları, büyük firmaların da katılacağı bir platform haline getireceğiz. AKM’nin tam kapasiteyle hizmete girmesinden sonra düzenli olarak konserler ve aktiviteler sadece bu bölgede değil, bu hattın tamamında yapılacak”
Yoğun ilginin yaşandığı törene, Ersoy’un eşi Pervin Ersoy’un yanı sıra İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ile Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız eşleriyle katıldı.
