Uzun bir aradan sonra Ankara’ya döndüğümde hoş bir sürprizle karşılaştım: 1. Çayyolu Edebiyat Günleri. Normalde kültür-sanat etkinliklerine görünmeden dahil olup, sessizce uzaklaşırım. Ama bu kez tam da yaşadığım yerdeydi. Üstelik burada olduğumda, uğramadan edemediğim mekanlardan birindeydi. “Perifer” merkez olduğunu haykırıyordu bir anlamda. Başka bir talebi de vardı aslında: İlçe olmak!
Bir an, çocukluğumdaki kütüphanede olduğum hissine kapıldığım etkinlik, 10-11 Haziran 2023’te Akdoğan Yayınevi, Cüneyne KSE Dergisi, Nehirden KSE Bülteni ve Mesa Plaza işbirliğinde yapıldı. Her kitap fuarı ve etkinliğinde, kütüphaneye yeni geldiğini bildiğim kitap kolilerinin başında merakla beklediğim anları hatırlarım nedense… Yayınevleri, stantlar, söyleşiler, şiir okuma etkinlikleri; şairler ve yazarlarla imza günleri derken, iki gün Mesa Plaza’da göz açıp kapayıncaya kadar geçti.
Edindiğim ilk izlenim, bütün yaş gruplarından katılım olmasıydı. Bu sevindiriciydi. Ayaküstü sohbet ettiğim ziyaretçilerden biri, “okur-yazar buluşması” ile ilgili şu serzenişte bulundu: “Geç kalmış bir buluşma!”. Bence hiçbir şey için geç değil! Hiçbir zaman! ‘Bitişlere’ değil, yeni ‘başlangıçlara’ odaklanmamız gerekmez mi?
Çayyolu, araştırmacıların ‘okur profili’ yönünden ilginç gözlemlerde bulunabilecekleri bir saha. Başka yazılarda detaya girebilirim belki karşılaştırmalı olarak. Yıllara dayanan gözlemlerimden, burada ‘sadık’ bir okur kitlesinin olduğunu da söyleyebilirim. “Sadık okur” konusu kafamda dönüp dolaşır gerçi hep… Bu yazar için iyi midir? Yazarın yaratıcılığını etkiler mi? diye.
Okuma alışkanlığı ve yönelimleri son yıllarda önemli ölçüde değişikliğe uğramış ve dijital mecralara yönelinmiş olunsa da; okur sayısında azalma bir yana, artış olduğu bile söylenebilir. Her yerde olduğu gibi, burada da, dünyayla entegre, ne okuduğunu bilen bilinçli kitleler, zincir mağazaların ve internet kitapçılığının küçük ölçekli işletmeler üzerindeki olumsuz etkisinin farkında.
Az sayıda insanın ilgi duyduğu edebiyat alanında çalışmak, üretmek, büyük bir mücadeleyi de baştan göze almak demek. Sektörde yer alan tüm paydaşları kastediyorum burada. Bu nedenle, yoğun bir emek ve özveriyle yapılan “okur-yazar buluşmaları” çok kıymetli. Nerede yapılırsa yapılsın…
1.Çayyolu Edebiyat Günleri, şair, yazar, düşünürleri; katılımcı kuruluşları ve her şeyden önemlisi de, birçoğumuzun çoktan unuttuğu, 6 Şubat depremlerini merkeze alan dolu içeriği ile, kısa sürede ve kısıtlı imkanlarla neler yapılabildiğini kanıtladı. Kırılgan coğrafyamızın gerçekliğini bilmeden yapılabilecek şeyler değildi bunlar! Önümüzdeki yıllar, “nasıl bir dergicilik”ten başlatılan sorgulamanın, nasıl bir edebiyata, sanata, kültüre evrilerek ilerleyeceğine de tanıklık edebileceğimizi umuyorum. Nasıl bir insan ve nasıl bir ülkeyi de es geçmeyen…
Jale İris Gökçe
Haziran 2023, Çayyolu – Ankara