Türkiye’nin en değerli sanat galerilerinin buluşma noktası Polat Piyalepaşa Çarşı; yeni yılda da birçok sergiye ev sahipliği yapıyor.
DG Art Project & Gallery’de Ahmet Güneştekin’in “Yedigören’in Alfabesi”, .artSümer’de “Brain Fog | Artists Pick Artists [2022]”, Pi Artworks’de Nancy Atakan’ın “Zamanın Kokusu” ve “Martch Art Project, Sinem Dişli’nin “Derin Zaman” sanatseverlerle buluşuyor.
İstanbul’un kalbi Beyoğlu’na konumlanan, açık hava alışveriş merkezi konseptinde konforlu ve rahat bir deneyim sunan Polat Piyalepaşa Çarşı; şık ve ihtişamlı panoramik atmosferiyle yeni yılı sanatla karşılıyor. Aralık ayı başında DG Art Project’te izleyiciyle buluşan Ahmet Güneştekin’in Yedigören’in Alfabesi adlı sergisi 4 Şubat 2023 tarihine kadar sanatseverleri ağırlayacak.
Dursun Gündoğdu’nun kurucusu olduğu ve çağdaş sanat koleksiyonlarının oluşumuna katkı sunan DG Art Project, Polat Piyalepaşa Çarşı’da açtığı galeriyle kültür ve sanat dünyasında çalışma alanını genişletiyor. Galeri Güneştekin Vakfı’nın işbirliğiyle açılışını gerçekleştirdiği sergisinde sanatçının mitoloji anlayışını gösteren farklı disiplinlerden çalışmalarını bir araya getiriyor. Küratörlüğünü Şener Özmen’in üstlendiği sergide sanatçının zamansal ve uzamsal karmaşıklığı ifade eden heykelleri, yüzeye hareket yanılsaması verdiği boyutlu eserleri, yorumlayıcı bir strateji olarak mitosları kullandığı tuval işleri ve çoklu hikayelerin dokunsal deneyimlerle anlatılmasını sağladığı kırkyamaları sergileniyor.
Pi Artworks’te ise Nancy Atakan nakış işlerini ve onlara ilham olan suluboyalarını “Zamanın Kokusu” adlı kişisel sergisinde bir araya getiriyor. Kişinin zaman deneyimi ışığında yaşantıyı yeniden ele almasını ve hayal etmesini konu alan sergi, 31 Ocak 2023 tarihine kadar – sanatseverlerle buluşacak. Ardından 4 Şubat – 25 Mart 2023 tarihleri arasında Fabio Lattanzi Antinori’nin “Chased by Unicorns” sergisi yer alacak.
.artSümer’de ise “Brain Fog | Artists Pick Artists [2022]” sergisi 7 Ocak 2023 tarihine kadar ziyaretçileriyle buluşacak. Sergi, hayatımızdaki odaktan uzaklaşmamıza neden olan davranışlarımızın ardındaki ihtiyari ve zorunlu sebepleri hatırlatmaya çalışırcasına “anda kalma” durumunu ön plana çıkarıyor. Etrafımızdaki sisli atmosferden etkilenen tüm bulanık zihinleri hatırlama eylemine davet ediyor. Aynı zamanda modern hayatın kaosundan kaçmayı sağlayan bir “zihinsel mola” sunar. Mekan ve işler arasında kurulan diyalog sayesinde sergi, izleyici için sosyal etkileşim ve yeni bakış açıları için bir fırsat yaratıyor.
Martch Art Project, Sinem Dişli’nin “Derin Zaman” başlıklı solo sergisine ev sahipliği yapıyor. Dişli; heykel, fotoğraf ve video gibi çeşitli sanat pratiklerini bir araya getirdiği son dönem üretimlerinden oluşan bu sergide, doğayı insanın kendinden ayırarak nasıl tanımladığına ve tarihi nasıl kurguladığına bakıyor. Paleontoloji, jeoloji ve biyoloji alanlarında kullanılan bir takım bilimsel metodolojilerden yola çıkarak insanın geçmişini ve doğayla olan ilişkisini anlamlandırma çabasına dair spekülatif bir anlatı kurguluyor. Ekolojik felaketlerin ölçeğini idrak edebilmenin bir yolu olarak insanlık tarihi ve jeolojik tarihi yani “Derin Zaman”ı iç içe düşünmeye yöneldiği bu dönemde sergi, doğayı tanımlama ve biriktirme yöntemleri ile tarihsel bağlam oluşturma biçimlerinize dair sorular içeren çeşitli bölümlerden oluşuyor. Dişli’nin yaklaşık 10 yıldır üzerine çalıştığı uygarlık tarihinin başlangıcı sayılan Mezopotamya ve son dönemde odaklandığı Karacadağ’da tuttuğu kayıtlardan yola çıkarak bir araya getirdiği “Derin Zaman”, tarih yazımının çeşitli tezahürlerini eleştirel bir mesafeden ele alırken sanatçının yakın gelecekte farklı biçimlerde sunmayı planladığı hayali bir müzesinin de ilk eskizini oluşturuyor. Sergi, 20 Ocak – 4 Mart tarihleri arasında Martch Art Project’in Pera ve Piyalepaşa lokasyonlarında eş zamanlı olarak izleyici ile buluşuyor.”
Merkur, Ocak ayında Barcelona ve İstanbul’da yaşayan sanatçı Fran Aniorte’nin “Ritüel” adını verdiği sergisine ev sahipliği yapacak. Sanatçı enstalasyon, tasarım ve el sanatlarını birleştirerek sanat ve tasarım disiplinleri arasındaki bağlantıları araştırıyor. Aynı zamanda Akdeniz kültürü olan bir sofra etrafında yemek ritüellerini eserleri aracılığıyla izleyiciye sunuyor. Türkiye’de meze, İspanya’da Tapas sofra toplantılarının ve yemek paylaşımının insan bağlantısı için güçlü bir ritüel olarak kültürel önemini temsil ediyor. Sergi; Antik Akdeniz törenlerinden ilham alan ve günümüz dünyasında yeni formatlarla şekillenmeye devam eden, ancak aynı fikri etiketleyen eski bir ritüeli yeniden yorumluyor. Karaca’nın sponsorluğuyla açılacak olan Fran Aniorte’nin “Ritüel” sergisi 12 Ocak-12 Şubat tarihlerinde MERKUR’de sanatseverlerle buluşacak.
