1999 Körfez depremi ülkemizde derin acılar bırakan yıkım ve can kaybına neden oldu. Körfez depreminin en acılı günlerinde yardım çığlıklarına el uzatan AKUT Derneği bütün ülkenin gurur ve mutluluk kaynağı oldu.
1999 Depremine kadar ülkemizde kurtarma alanında ciddi bir bilgi birikimi yoktu. AKUT Derneği ülkemize kurtarma alanında öncülük etti, şimdi kurtarma alanında devlet kurumları olarak da bayağı mesafe alındı.
AKUT bugün birçok ilde binlerce gönüllüsü ile insan, hayvan kurtarma, yangınlara müdahale, doğal afetlerde kurtarma faaliyetleri yapmaktadır. Birleşmiş Milletler kurtarma gücü içinde de yer alarak ülkemiz ve dünya insanlığı adına büyük yarar sağlamaktadırlar. AKUT Derneği ülke içi ve dışı yürüttüğü görevlerle ülkemizin haklı gurur kaynağı olmaya devam etmektedir. Ayrıca AKUT Derneği gönülleri birçok spor alanında da mücadele etmekte olup aldıkları ödüllerle ülkemizi sevince boğmaktadırlar.
20 Yaşını dolduran AKUT Derneği birçok etkinlikle 20’inci yaşını kutluyor. Bu kapsamada 20 yıllık faaliyetlerden oluşan fotoğraf sergisi açıldı. Aynı zamanda 1999 Körfez depreminin anması yapıldı.
AKUT Derneği’nin Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nasuh Mahruki’nin 20. Yıl mesajı şöyle;
TÜRKİYE’nin AKUT’u 20 YAŞINDA
20 yıl önce dağcı dostlarımla AKUT’u kurmak için yedimiz yola çıkmıştık, bugün iki bin iki yüzün üzerinde gönüllüyüz. O gün sadece İstanbul’da konuşlanmış bir ekiptik her yere biz koştururduk, bugün 36 ekibimiz var artık yüzlerce eğitimli gönüllümüz koşturuyor. O günlerde yılda ortalama 10 operasyona çıkardık, şimdi yılda 300’den fazla operasyona çıkıyoruz. Her yıl yetkinliklerimizi artırıyoruz ve daha çok hayata dokunuyoruz. Beş yıldır Birleşmiş Milletler’in dünya afetleriyle mücadele gücünün bir parçasıyız. Onayladığı Türkiye’nin ilk ekibi, dünyadaki 7. sivil toplum kuruluşuyuz. Yurt içinde ve küresel afetlerde, Türk Bayrağı ve AKUT logosunun yanında Birleşmiş Milletler logosunu da taşıyoruz üstümüzde ve araçlarımızda…
AKUT dağda, doğada ve kentlerde, afetlerde ve acil durumlarda hayat kurtarmak amacıyla arama ve kurtarma sorumluluğunu üstlenerek vatanına, milletine, ülkenin geleceğine hizmet etmenin iç huzuru ile kendi yaşam doygunluğunu ve kalitesini yükselten gönüllülerden oluşan insan odaklı bir kurumdur. AKUT aslında kendisini oluşturan birbirinden değerli gönüllülerinin kimliğinde, duygularında, söyleminde, eyleminde vücut bulan, sürekli öğrenen ve kendini geliştiren, kuvvetli ahlaki değerlere sahip, her yaptığında sosyal fayda yaratmayı hedefleyen yaşayan bir kurumdur. Derneğiyle, Vakfıyla, Enstitüsüyle, Spor Kulübüyle, Üniversite Topluluklarıyla, Lise Kulüpleriyle, Çocuk Akademisiyle, Yayıneviyle ülkemize önemli katkılarda bulunmaya, yeni ve daha işe yarar çözümler üretmeye, yetkin olduğu alanlarda öncülük ve liderlik etmeye bütün gücüyle devam ediyor…
Her geçen gün büyüyerek ve çoğalarak, yeni sorumluluklar üstlenerek yolumuza devam ediyoruz. Her geçen gün birbirinden değerli insanlar katılıyor aramıza. AKUT çatısı altında birbirinden değerli projeler üretiyorlar, önemli toplumsal hizmetler ve sosyal faydalar yaratıyorlar. AKUT’un bütün gönüllüleri, 10 – 15 yılı aşanlardan sadece birkaç gün hatta birkaç saat bile AKUT’ta gönüllülük yapmış herkes, AKUT geleneklerine uygun olarak ülke standartlarının üzerindeki kalitede iş üretmiştir. AKUT’un başarısı, en önce gönüllülerinin yüksek standartlarda iş üretmesinden, çalışma disiplininden ve iş ahlakından gelir…
Duyarlı, sorumluluk bilinci gelişmiş yurttaş ve kurumlarımızın, bağışçı ve destekçilerimizin, AKUT DOSTLARI’nın değerli katkılarıyla bugünlere gelen AKUT, 2016 yılı Ağustos ayına dek, yurt içi ve yurt dışında 2215 arama ve kurtarma görevine katılmış, 2305 insanın hayatının kurtarılmasını ve / veya normal yaşam koşullarına nakledilmesini sağlamıştır. Aynı zamanda 1000’e yakın evcil ve vahşi hayvan dostumuzun da hayatını kurtardığımız gönüllü operasyonlarımızın temelinde ülke sevgisi, insan sevgisi ve yaşamın kutsallığına olan inancımız ve sorumluluk duygumuz var…
Bir kurtarma takımı olarak yola çıkan AKUT 20 yılda, yereli de ulusalı da aşan uluslararası yetkinlikleri ve başarılarıyla küresel bir oyuncu oldu. Örnek gösterilen bir sosyal girişim modeli ve çok yönlü bir sivil toplum hareketine dönüştü. Toplumsal sorunların çözümünde, her şeyi kamu ve özel sektörden beklemek yerine, toplumun içinden gelen yetkin ve donanımlı, sorumluluk duygusu gelişmiş bireylerin, işbirliği ve sinerjisiyle süreçlere doğrudan katılarak daha başarılı, daha ekonomik ve daha verimli çözümler üretilebileceğinin etkili bir örneğini sundu. Tamamen gönüllülerden oluşan, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin genç kahramanı AKUT; Devletin bu konularda kendisini çok hızlı toparlamasını ve geri kalmış standartlarını gözle görülür şekilde yükseltmesini sağladı. Çağdaş dünyaya göre daha çok yolumuz olmasına rağmen arama kurtarma, afet yönetimi ve acil durum yönetimi konularında AKUT örneği Türkiye’ye çağ atlattı…
AKUT bir de Türk halkına, bir amaç için birlikte çalışmanın, gönüllülüğün, sosyal sorumluluğun, sivil toplumun önemini ve gücünü gösterdi. AKUT Türkiye’ye örgütlü toplumun güçlü toplum olduğunu hatırlattı. Türkiye’nin gönüllülük ve sosyal sorumluluk bilinci, örgütlü toplum güçlü toplumdur farkındalığı, demokratik kitle örgütlerinin sonucu değiştirebileceği anlayışı ve toplumun bu muazzam iç enerjiye ihtiyacı olduğu, bunun için örgütlenme özgürlüğünün geliştirilmesi, yurttaş sektörünün önünün açılması ve sivil toplumun desteklenmesi gerektiği farkındalığı AKUT’la birlikte Türkiye’nin gündemine girmişti…
1999’dan bu yana ülkede büyük bir sivil toplum hareketliliği ve üretkenliği var. Halkın içindeki sivil toplumun son 15 – 16 yılda harekete geçen bu büyük gücü de, AKUT’un, 17 Ağustos Depremi kaosunda pek çok yerde Devletin kurumlarından daha hızlı, daha etkin olmasından ve daha başarılı sonuçlar almasından cesaret almıştır. Bugün çevremizde gördüğümüz başarılı çoğu sivil toplum oluşumu, AKUT gönüllülerinin, 17 Ağustos’ta inisiyatif alarak çok zor ve çok tehlikeli dev süreçleri, son derece kısıtlı kaynaklarla büyük bir maharetle yöneterek sonucu değiştirmesinin ardından cesaretlenerek ortaya çıkmış ve serpilmiştir…
TÜRKİYE’nin AKUT’u 20 YAŞINDA fotoğraf sergimizde, AKUT’u AKUT yapan birbirinden değerli gönüllülerimizin yaşadıkları zorlukları, tehlikeleri, riskleri, en zor koşullar altındaki üstün gayretlerini, özverilerini, ülkemizde az rastlanan profesyonelliklerini ve yüksek performanslarını, yaptıkları her işte yarattıkları farkı ve kattıkları değeri, aralarındaki müthiş ekip çalışmasını ve liderliği, hayat kurtarmaya gönülden adanmışlıklarını sizlerle paylaşabilmek için AKUT’un zengin arşivinden özenle seçildi. Bazen günler süren, bazen ölüm tehlikeleri atlattığımız, bazen yeteneklerimizi sınırlarımıza kadar zorladığımız operasyonlarımızdan seçtiğimiz birer kareyle size seslenmek istedik. İstedik ki; 20. yılımızda sizlere fotoğraflarımız anlatsın AKUT’un Öyküsü’nü ve AKUT’luların mücadelesini. Bazı aşırı deneyimler sözlere ve kelimelere tam olarak dökülemez. O duyguyu sadece o deneyimi yaşayan bilir, ifade edemese bile. Bir kare fotoğraf bazen kelimelerden ve cümlelerden çok daha iyi anlatır her şeyi. Fotoğrafın içindeki duyguları anlayabilmek için hayal gücünüzü de çalıştırmanız gerekir. Orada olmayı düşlemeniz gerekir…
Fotoğrafları izlerken, bir an için bile olsa kendinizi kurtarılan ve kurtaranların yerine koymaya çalışmanızı dileriz. Fotoğrafların içine girin ve orada olduğunuzu hayal edin. Her şeyin bittiğini, umutların tükendiğini sandığınız bir anda, hiç beklemediğiniz bir mucizeyle yeniden hayata tutunabildiğinizi ve bunun o andaki değerini gözünüzün önüne getirmeye çalışın. Sonra da hiç tanımadığınız insanlara umut olduğunuzu, can olduğunuzu düşleyin, onlara ve sevdiklerine ne anlam ifade edeceğinizi düşünün. O zaman bizi bu onurlu çatı altında buluşturan şeyi ve mücadelemizin doğruluğuna dair içimizdeki sarsılmaz inancın ve sonsuz motivasyonun kaynağını daha iyi anlayabilirsiniz…
20 yılı aşkındır izlediğiniz büyük mücadelemiz, Atatürk’ün işaret ettiği gibi çağdaş medeniyetler içerisinde layık olduğu yere ulaşmış, toplumsal hayatında laik, demokratik, sosyal, hukuk devleti ilkelerini gerçekleştirmiş, demokrasi kültürünü ve kişisel temel hak ve özgürlükleri içselleştirmiş, hak temelli yaşamı benimsemiş, afetlere dayanıklı hale gelmiş ve önlenebilir sebeplere insanlarımızın artık ölmediği bir topluma ulaşabilmemiz içindir. Bu dünyadaki en değerli şey, ikamesi, telafisi, geri konması mümkün olmayan yaşamdır. Bizim için her yaşam kutsaldır ve kurtarılan her yaşam geleceğimizdir…
AKUT sizlerin desteğiyle, bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da hayat kurtarmaya, yaraları sarmaya devam edecektir…
AKUT DOSTU olduğunuz için en derin teşekkürlerimizle…
Ali Nasuh Mahruki AKUT Yönetim Kurulu Başkanı
Fotoğraf- Haber : Nasuh Bektaş