Customise Consent Preferences

We use cookies to help you navigate efficiently and perform certain functions. You will find detailed information about all cookies under each consent category below.

The cookies that are categorised as "Necessary" are stored on your browser as they are essential for enabling the basic functionalities of the site. ... 

Always Active

Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.

No cookies to display.

Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.

No cookies to display.

Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.

No cookies to display.

Performance cookies are used to understand and analyse the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.

No cookies to display.

Advertisement cookies are used to provide visitors with customised advertisements based on the pages you visited previously and to analyse the effectiveness of the ad campaigns.

No cookies to display.

Shopping Cart
Total:

$0.00

Items:

0

Your cart is empty
Keep Shopping

Murakabe-i Nefis – Cemil Biçer yazdı…

Nefis denetlemesi; sufilik’te ve neo-spiritüalizm’de bir yönteme verilen kavramdır.
Neo-spiritüalist görüşte “kişinin bir olayda, bir hareketinde bencilce davranıp davranmadığını ortaya çıkarmak üzere, kendi içinde bir tür mahkeme kurup, vicdanının sesine kulak vererek ve vicdani olmayı esas alarak, doğru gözlem, tarafsız ve dürüst bir muhakeme ve kuşku-eksiklik taşımayan diğerkamca bir kararla son bulan öz eleştirisi” olarak tanımlanır. Özeleştiri mekanizması bir nevi kişinin kendini sorgulayarak doğruya ulaşmasını sağlar.
Özeleştiri yapabilen bireylerden oluşmuş toplumlar,sosyal sorunların çözülmesinde önemli rol oynarlar. Önemsediğim bir özlü sözdür “iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır” sözü. Empati kurmanın manasını çok güzel betimler.
Bizim batıcıl yarım aydınlarımız özeleştiriyi “empati” yapmak olarak algılarlar ama bence “empatisyenlik” kendini başkalarının yerine koymak manasında. Şimdi, empati yerine “diğergâm”ı kullanacağım. Başta yeni nesil olmak üzere, birçokları “o da ne?” diyecek… “Diğergam” olmak başkalarını düşünmeyi de kapsayan bir olgudur. Yani “sencil” olabilmektir.
Günümüzde toplumumuzun geldiği nokta bencil ve sadece kendi çıkarlarına göre davranış gösteren karakterlerden oluşmuş durumda. Oysa bir arada sorunsuz yaşayabilmenin olmazsa olmazıdır “diğergam” olmak.
Mevlana’nın güzel bir sözüdür diğergamlığı en anlaşılır şekilde özetler:
” Keser gibi olma; hep bana, hep bana. Rende gibi olma; hep sana, hep sana. Testere gibi ol; hem sana, hem bana.. “
Bu söz kominal yaşam anlayışının birebir özeti gibidir.
Ne dersiniz Mevlana Celaleddin-Rumi komünist olabilirmi sizce?
Dün yalama basın organlarından birinde manşet haberi idi; Türkiye’de milli gelirin %76’sı nüfusun %4’ünün kontrolünde imiş.
Ulusal gelirin böylesi vahşi dağılım gösterdiği toplumlarda başta empati yada diğergamlık olmak üzere hiçbir insani duyguyu geliştiremezsiniz. Belki de yaşadığımız toplumsal travmaların yegane nedeni budur.
Önümüzdeki süreçte bu toplumsal eşitsizlikleri düzenleyen yasalar uygulanmazsa, ülkemiz züccaciye dükkanına fil girmiş gibi olacak.
Benden söylemesi…

Cemil Biçer

0
Comments are closed