Pandemi denilen illet iki tam yılımızı aldı, daha da alacağından başka. Evlere kapandık, bırakın sinemayı tiyatroyu galerileri, okullara bile gidemez olduk, dahası birbirimizle bile görüş(e)medik… Bu sıkıntılardan kurtulmanın en hızlı, en güvenli, en güzel yolu sanattan geçiyordu, öyle de oldu. Sağlık sadece bedensel değildir ki, muhakkak içsel huzuru da kapsar, kapsamalı. İçiniz iyiyse her şey iyiye gider, muhakkak.
Sinemalar belki beklenilen izleyiciyi toplayamadı (yeni filmlerle bu da olacaktır, sezon içerisinde), konserler hızlı başladı, aynı şekilde sergiler de… Birbiri ardına inanılmaz güzellikte sergiler açıldı, açılıyor. İşte onlardan biri: Devrim Erbil’in “Çeşitlemeler”i.
Yeni bir galeri yeni resimler
İstanbul’un iki yakasında da sanatın etkileyici, sağaltıcı gücünün kendisini göstermesi için yeni galerilerin açılması yeni çalışmalara yer vermesi önemli bir adım. Göztepe’de, yaşam alanı olarak kullanılagelen bir köşk galeri olarak herkese kucak açtı. Göztepe tren istasyonuna çok yakın, çam ağaçlarının çevrelediği bu yeni galeri (G&G Sanat Merkezi), yeni güzellikleri de beraberinde getirecek.
G&G Sanat Merkezi açılışını, yaşayan en ünlü ressamlarımızdan (benim de çok sevdiğim) Devrim Erbil’in “Çeşitlemeler”i ile yaptı. Devrim Erbil, renkleri, hareketliliği, kendine özgü yorumuyla farklı beklentileri olan sanatseverlerin gözdesi de…
İmzası resmi…
Devrim Erbil, bir tarzı, bir duruşu olan önemli bir ressam. Gördüğünüz an tanıyorsunuz. İstanbul ağırlıklı tarihin ve toplumsallığın da yansıdığı resimleri fotoğraf yerine çıplak gözle görmek bir duygu seli oluşturuyor. Büyük boyutlu olmalarının da etkisiyle giriyorsunuz içine o hareketliliğin, sizi taşımasına izin veriyor ve kıpır kıpır resmin içinde kendi duygunuzu yaşıyorsunuz. Büyülü kentin büyülü renklerini ve hareketliliğini yansıtan Devrim Erbil’in izleyicisini de büyülemesi kaçınılmaz. Bir başka dünyaya ulaşmanızı sağlayan usta ressamın duygularıyla buluştuğunuzda, o resim farklı günlerde, günün her saatinde başkalaşıyor, güçleniyor. Bu duygu ortaklığını yakalamak kolay değil, uzun yılların, yoğun çalışmanın ve beklentileri bilmenin sonucu. Çok çalışan ve üretken Devrim Erbil’in, yılların birikimiyle yarattığı bu etkisinin artık silinmesi mümkün değil. Genç yaşlı, kadın erkek, öğrenci çalışan herkes benzer etkileniyor, kendi dünyaları ölçüsünde.
“Çeşitlemeler”, Devrim Erbil’in aynı amaca farklı duygularla bakışının göstergesi bana kalırsa; çeşitlilik resmin duygusunda çünkü. Bir bakın, 2014’te yaptığı “İstanbul, Süleymaniye’den Yeşile Doğru” ile 2021’de yaptığı “İstanbul Kırmızısı Süleymaniye” nasıl da farklı birbirinden. Cami aynı, çevresi aynı, ama renkle birlikte değişen duygu anlamlılığı tek başına bile yeterli resmin neden her evin duvarında yer alması gerekliliğine… Böylesi şiirsel güzelliklere uyandığınızı ya da günün yorgunluğunu böylesi güzelliklerle attığınızı düşünsenize… Aldığınız derin nefesin anlamı o zaman gösteriyor kendisini.
“Beyaz Köşk” artık bir beyaz galeridir, alabildiğine özgür
Köşkten galeriye dönüştürülmüş bu galerinin bir özelliği; oda veya salonlarının birbirine açılmasıyla oluşan gizil köşeler. Bir köşeyi dönüyorsunuz bir İstanbul karşılıyor sizi, bir başka köşede bir renk hareketliliği heyecanlandırıyor insanı. Bir üst kata çıkıyorsunuz bambaşka duygularla fırtınalar kopuyor içinizde. Bunda Devrim Erbil’in büyük boyutlu resimlerinin katkısı yadsınamaz kuşkusuz. Halı formundaki (yanılıyor muyum) Devrim Erbil çalışmaları yeri göğü buluşturuyor.
Küçük bir ayrıntı…
Bir odadaki daha sert fırça darbeleriyle daha keskin renklerle yapılmış resimler karşısında ister istemez şaşırıyorsunuz. Serginin adı “Çeşitlemeler” olunca, “acaba” sorusu kocaman bir kasap çengeli gibi takılıp kalıyor aklınıza. Ama Hoca’nın resimlerine hiç benzemiyor, renklerine de, hareketliliğine de, yarattığı şiirsel duygulara da… Aklıma Erdoğan Alkan’ın anlattıkları geliyor; “kendimi kaybedercesine içtikten sonra şiir yazmaya kalkıştım, ilham denilen o şeyin -neyse artık o- etkisini ölçmek için, ama hiçbiri bir işe yaramazdı.” Acaba Devrim Erbil de böyle bir denemeye mi kalkıştı. Neyse ki, sorun çözülüyor, ben sergiye dahil olmayan o odaya yanlışlıkla girmişim… Aklıma takılmadı da değil, ilginç resimlerdi… Devrim Erbil resimleriyle karışmasaydı daha da severdim belki.
Korkut Akın
Çeşitlemeler
Devrim Erbil
G&G Sanat Merkezi,
Oramiral Kemal Kayacan Sok. 2, Göztepe,
2 Ekim – 2 Kasım 2021
