Customise Consent Preferences

We use cookies to help you navigate efficiently and perform certain functions. You will find detailed information about all cookies under each consent category below.

The cookies that are categorised as "Necessary" are stored on your browser as they are essential for enabling the basic functionalities of the site. ... 

Always Active

Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.

No cookies to display.

Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.

No cookies to display.

Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.

No cookies to display.

Performance cookies are used to understand and analyse the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.

No cookies to display.

Advertisement cookies are used to provide visitors with customised advertisements based on the pages you visited previously and to analyse the effectiveness of the ad campaigns.

No cookies to display.

Shopping Cart
Total:

$0.00

Items:

0

Your cart is empty
Keep Shopping

Sırf mutsuz olduğunuz için yargılanırsanız ne yaparsınız?

Bir gün sırf mutsuz olduğunuz için yargılanırsanız ne yaparsınız?
Ya da içinizde bir karınca dolaştığını fark ederseniz?
Evet, bizim başımıza gelmez! Ama ya gelirse?
Ya bir tavşan gelip sizin aslında bir insan olmadığınızı iddia ederse?
Ya bir sabah yatak odanızın kapısını açtığınızda simsiyah bir atla karşılaşırsanız?
Nasılsa insan her şeye alışıyor, belki bunlara da alışırsınız.

Korkut Kabapalamut, “Hiç Yazılmamış Bir Öykü Kahramanının Trajik ve Sürükleyici Hikâyesi”nde tuhaf yolculardan, susmak bilmeyen iç seslerden, davetsiz konuklardan ve yazarından memnun olmayan roman kahramanlarından bahsediyor. Bazen diktatörüyle yüzleşmek istenmeyen bir böcek dolaşıyor kitapta bazen de her şeyi unutmak için sihirli bir kabinden medet uman insanlar. Uzun zamandır karşılaşmadığınız, okuruyla konuşan, okurunu da konuşmaya davet eden öyküler.

Yazılmayı bekleyen bir öykü kahramanı olmak kötü. Bunu gaddar yaratıcıma kim bilir kaç kez söyledim. Beni zerre kadar umursadığı yok. Sabırla sıramı beklemem gerekirmiş. Kendisi olmazsa da başka bir yazar eninde sonunda beni ilgi çekici bulur, kâğıda geçirirmiş. O zaman işte, olağanüstü maceralar yaşarmışım, sevgililerim, belki de bıcır bıcır çocuklarım olurmuş. Bir annem, babam… Sanki tüm bu çılgın, sıkıcı aile kalabalığı çok da umurumda. Ben sadece yazılmak istiyorum. Ne zamandır beklediğimi artık bilemiyorum. Bu boşluğa ne zaman doğdum? Gerçi kimi kez diğerlerinin seslerini yarım yamalak işitiyorum. Yazılmayı bekleyen diğer çilekeş karakterleri yani. Kaderimin ortaklarını, yazınsal fetüsleri. Bazen bir inleme, ilenme, bazen uzun bir iç çekiş, bazense delilere, bir zindana yıllardır insafsızca kapatılmışlara özgü, uzun marazi çığlıklar… Ben henüz bunlardan hiçbirini yapmadım. Belki şimdilik umudumu tümüyle yitirmediğimden; belki çok güçlü, dirayetli bir potansiyel kahraman olduğumdan.

Yayınevi: İthaki Yayınları
Kapak Tasarım : Hamdi Akçay
Düzelti – Redaksiyon : Burak Albayrak
Hazırlayan : Devrim Horlu
Sayfa Sayısı: 104
Basım Tarihi: Ağustos 2020

Show Comments (0) Hide Comments (0)
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest


0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments